Geçen yıl 25 Eylül'de ilçeye bağlı Karaağıl köyünde kaybolan Sevgi Gülden Yalçıner'in cansız bedeni, 19 gün sonra Kızılırmak Nehri'nde vücuduna tel örgü ve taş bağlanmış halde bulundu. Sevgi Gülden Yalçıner'in öldürüldükten sonra cesedinin Kızılırmak'a atılmasıyla ilgili yargılama devam edildi.
1. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, tutuklu sanıklardan kadının kardeşi Ş.G. ile H.U, tutuksuz sanıklar maktulün kardeşi Y.G. ile D.U. ve G.F.G. ile taraf avukatları salonda hazır bulundu. Tutuklu sanıklardan K.U. ise duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı. Maktulün tutuklu kardeşi Ş.G. savunmasında, 15 aydır tutuklu bulunduğunu belirterek, üzerine atılı suçlamaları kabul etmediğini söyledi. Kendisinin kardeşiyle bir sorununun olmadığını iddia eden Ş.G, "Sadece alacak verecek meselemiz vardı. Ben yapmadım, olayla alakam yok. Takdir sizindir." dedi.
K.U. ise maktulle bir alakasının olmadığını öne sürerek, tahliyesini talep etti. H.U. da 14 aydır tutuklu olduğunu ifade ederek, tahliyesini istedi. Tutuksuz sanıklar ise beraat talebinde bulundu. Cumhuriyet savcısı ise sanıkların tutukluluk hallerinin devam etmesini istedi. Taraf avukatlarını dinleyen mahkeme heyeti, tutuklu sanıklardan H.U'nun tahliyesine, diğer sanıkların mevcut durumlarının devamına karar verdi. Mahkeme, esas hakkındaki mütalaanın hazırlanması için duruşmayı 22 Aralık'a erteledi.
Haber: Burak Can




