İYİ NİYET

Adamın biri çok sevdiği atına binip yola çıkar.

Yol uzundur, yorulur mola vermek gerekir.

Bir pınarın başında durur.

O sırada pınarın başına biri gelir. Oturur sohbet ederler, yakınlaşırlar, ordan buradan konuşurlar. Derken söz adamın atına gelir. Adamın atını övmeye başlar arkadaşı, 'Ne güzel atın var,böyle bir at görmedim' diye..

Arkadaşının atı bu kadar beğenmesine adam 'Daha iyisini Allah sana nasip etsin' diye.. bu arada arkadaşının 'Binip biraz gezinsem izin verir misin?' teklifini de gönlü kırılmasın, gözü kalmasın diye kıramaz, 'neden olmasın' diyerek ata binmesine izin verir.

Arkadaşı ata biner biraz uzaklaşır ve adama dönerek 'Hadi bana eyvallah, sen kendine başka bir at bul' der.

İyilik yapan, güvenen ve atına binilmesine müsaade eden adam şaşkın bir haldedir.

'Arkadaaaşşş!...' der biraz sesini yükseltirken incinmişliğini ve kırılmışlığını tümüyle sesine yansıtarak ' Atı aldın tamam götürüyorsun da İYİ NİYETİMİ geri ver!. Bari onu götürme!'

Son zamanlarda da karşılaştığımız manzaraların bundan farkı yok.

Mal çalıyorlar.

Çaldıkları malın yerine konulması dert değil.

Ama malı çalarken yerine konamayacak İYİ NİYETLERİ de çalıyorlar.

Bu iyi niyet hırsızları kimseye güvenemedikleri için çaldıkları malı saklamak çabasına düşüyor. O malların arasında ne güven içinde yaşayabiliyorlar ne de o mallarını güvenle tüketebiliyor.

Zaman zaman hepimiz aynı şeyleri yaşıyoruz.

İyi niyetimizin yoksulluğunu ve sıkıntısını çekiyoruz.

Güven duygumuz istismar ediliyor.

Kendilerinin gücü yetmezse GÜVEN duyulmasına yetmiyorsa gücü yetecekleri devreye sokarak istismar ediyorlar..

Kendini güçlü görenlerde ortak oluyor bu 'iyi niyet ve güven' hırsızlarına…

Söz denilince akla namus, namus denilince de söz gelirdi

Verilen sözü tutmak yerine üç kuruşluk malı çalmayı yeğleyen NAMUSSUZLAR, hakkı koruması gerekirken hırsıza ortak olan HAYSİYETSİZLER, elbirliği içinde çaldığınıza bir şey demiyorum.

Bilinmeli ki;

'İyi niyetler istismar ediliyor.

İstismarlar karşısında artık bir başkasına güven-itimat kalmıyor.

İnsan giden ata acımıyor, iyi niyet var ya işte o iyi niyetin suiistimal edilmesine üzülüyor.

Ona kahrediyor.'

Belki yıllarca ortaklık ettiniz..

Belki kutsal bir mekanda helalleştiniz..

Belki yetkisi olanları inandırdınız ve ikna ettiniz ve hırsızlığınıza ortak eylediniz

Belki alnınız secdeye geldiğinde iyi niyet hırsızlığını sorgulayacak kadar erdeme erişmediniz.

Belki sizler için helalin haramın bir hükmü yok…

Belki vicdanınızı körleştirdiniz, imanınızı sağırlaştırdınız.

Ama

İyi niyetimi tümüyle hak eden insanları mahrum etmemek için, onların hakkını korumak için, biraz olsun insan olduğunuza dair içimde işaretin kalması için;

İYİ NİYETİMİ GERİ VERİN!